?Fetva: 09 – Teverruk konusunu duyuyoruz. Teverruk nedir ve hükmü nedir
- Fetvalar / 3. Günlük Hayata Dair Hükümler
- /
- 1. Satış
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla
Soru:
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Teverruk konusunu duyuyoruz. Teverruk nedir, hükmü nedir? Ben iki farklı siteden iki cevap aldım.
Birincisi:
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla, Salat ve selam Resulullah (s.a.v.)’e olsun. Şöyle ki;
Teverruk, kişinin bir malı taksitle alıp onu başka birine satın aldığı fiyattan daha düşük bir fiyata peşin olarak satmasıdır. Bunu da paraya ihtiyacı olduğu ve borç alacak kimse bulamadığı için yapar. Alimler bu konuda ihtilafa düşmüşlerdir. Tercih edilen görüş, bu işlemin caiz olduğudur. Çünkü kişiyi insanlardan para istemekten korur. Çünkü artık insanlar ya ellerindeki paraya ihtiyaç duydukları için ya paraları olmadığı için ya cimrilikten ya da verdikleri borcun ödemesini alamayacaklarından korktukları için borç vermekten geri duruyorlar.
Teverruk işleminin caiz olmasının şartlarından biri, malı satın alan kişinin onu ilk aldığı kişinin tanımadığı birine satmasıdır. Ve kişi satın aldığı kişiye de bu niyetini bildirmemelidir. Konu alıcı ve satıcı arasında koordineli bir şekilde gerçekleşirse örneğin satıcı müşteriyi satın alabilecek birine yönlendirirse ya da satıcı malı ondan satın alırsa bu, faiz teşkil eden haram bir işlem haline gelir.
Şeyh İbn Useymin (Allah ona rahmet etsin) diyor ki:
Teverruk bir kişinin paraya ihtiyacı olup da kendisine borç verecek kimseyi bulamaması durumunda ortaya çıkar. Kişi bir malı vadeli olarak satın alır, sonra da onu satın aldığı kişiden bir başkasına peşin olarak satar, Teverruk işlemi budur.
Alimler bunun caiz olup olmadığı ile ilgili ihtilaf etmişlerdir. Bunun caiz olduğunu söyleyenler vardır. Çünkü kişi bir malı alır ve niyeti ya malın kendisine ya da bedeline sahip olmaktır. Bu iki niyet de sahihtir, doğrudur.
Ama diğerleri de şöyle der: Bu işlem caiz yani doğru değildir. Çünkü bu paraya karşılık para satın almaktır ve böylece mal arada bir çözümlemedir sadece. Zararı ortadan kaldırmayan yollarla haram bir fiilin işlenmesi bir fayda sağlamaz. Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurur: “Ameller niyetlere göredir, herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır.”
Teverruk işleminin haram olduğu görüşü İbn Teymiye’nin görüşüdür. Bu da Ahmed b. Hanbel’den rivayet edilmiştir. Zira Ahmed b. Hanbel Ebu Davud rivayetinde bunu bir örnek, numune olarak değerlendirmiştir. İbn Kayyım “Tehzibu’s-Sünen” isimli eserinde bunu nakletmektedir. (5/801)
Ancak günümüzde insanların ihtiyacı ve borç veren kişilerin az olması göz önünde bulundurulduğunda bazı şartlarla buna izin verilmelidir. Şartlar şöyledir:
1. Bu işlemi yapan kişinin paraya ihtiyacı olmalıdır. Eğer paraya ihtiyacı yoksa bu yola başvuran kimseler gibi yapması caiz olmaz.
2. Kişinin borç alma veya selem akdi gibi mübah kılınan yollarla para elde etme imkânı olmamalıdır. Eğer farklı bir yolla para bulabilecekse bu yolu tercih etmesi caiz olmaz. Çünkü bu yola ihtiyacı yoktur.
3. Akit “bunu sana on, on bir veya benzeri bir miktara sattım” gibi faize benzer bir ifade içermemelidir. Eğer öyle olursa işlem ya mekruh ya da haram olur. İmam Ahmed’in bu gibi bir durumda şöyle dediği nakledilir: “Bu paraya karşılık para satmak gibi olur o da doğru değildir.” Bu Ahmed b. Hanbel’in sözüdür. Bunun üzerinde doğru yöntem alacaklının malın değerini ve kar miktarını bilmesi sonra da borçluya “bunu sana şu fiyata şu zaman için sattım.” Demesidir.
4. Kişi malı teslim almadan satmamalıdır. Çünkü Resulullah (s.a.v.) bir malın tüccarların onu evlerine götürmeden önce tekrar satılmasını yasaklamıştır.
Bu dört şart gerçekleştiğinde insanların zor durumda kalmaması için Teverruk işlemi caiz görülmüştür. Şunu da belirtmek gerekir ki, kişi hiçbir durumda malı satın aldığı bedelden daha düşük bir fiyata satamaz. En iyisini Allah bilir.
İkinci Cevap:
Değerli kardeşim, Allah’ın selamı üzerinize olsun.
Teverruk bir kimsenin bir malı vadeli olarak yüksek bir fiyatla satın alıp sonra onu daha düşük bir fiyatla peşin olarak satmasıdır. Bu işlemin böyle isimlendirilmesinin sebebi, kişinin bu işlemden elde etmek istediği şeyin mal değil kâğıt yani para olması sebebiyledir. İbn Teymiye Ömer b. Abdülaziz’den “bu faizin kardeşidir” sözünü rivayet ederek haram olduğunu ifade etmiştir. Bazı alimler cevaz verse de mekruh olduğunu belirmişlerdir.
Tercih edilen görüş bu işlemin haram olduğudur. Çünkü özellikle değerde zaman sebebiyle bir artış yapılacaktır ve bu da faizin özüdür.
Allah sizden razı olsun.
Cevap:
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla, Salât ve Selam dürüst ve sözünün eri olan Hz. Muhammed (s.a.v.)’in üzerine olsun. Şöyle ki;
Kıymetli kardeşim,
Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Sorunuzun cevabı şu şekildedir:
(Herkesin sözü kabul ya da ret edilebilir. Şu kabrin sahibi hariç.) Doğru ile yanlış arasında ihtilaflar döner. Ama hak bir tanedir. Kişinin araştırması gerekir.
Dr. Muhammed Ratıb en-Nablusi